23 Mart 2010 Salı

Sorun Nerede?


"Eğitim şart!" denir. Sorun sadece eğitimde değil! Ekonomi, kültür ve teknoloji sacayağını oluşturan etmenlerin eşitsiz büyümesinde.


Toplumun hepsini üniversite mezunu yapalım, onları doyuracak ekmeğin parasını kazanmasını sağlayacak "iş" kapısı açamazsak sonuç yine aynıdır! Son sistem bilgisayarla donatalım, onu ne amaçla ve nasıl kullanmayı öğretmezsek sonuç yine aynıdır!


Hiçbirisinin de önceliği yoktur! Eşit olarak gelişmek zorundadırlar. "Yamuk" bir gelişim olursa; sorun ne bizde, ne onlarda, ne başka bir yerdedir. Ekonomik gücünün zayıflığı yüzünden yeterli eğitimi alamayan, alsa bile, aldığı eğitimin gereğini; yine ekonomik gücünün zayıflığı yüzünden yerine getiremeyen engelli-engelsiz tüm insanlar, çoğunluğu oluşturuyorsa o toplumda bir şeyler yanlış gidiyor, demektir.


Sadece teknolojik, sadece ekonomik ya da sadece kültürel gelişmenin yaşanması bir şey ifade etmez. Hatta çözümsüz çelişkilerin çoğalmasına neden olur. Önemli olan bu üçünün bir arada gelişimidir. Birbirini tetiklemesidir. Ekonomi; alt yapıdır, temeldir. Eğitimse bir üst yapı kurumudur. Evin duvarlarıdır. Temeli çürük bir binanın, duvarlarını boya, kiremitlerini değiştir.. En ufak bir depremde yıkılacaktır!


Ancak; öyle bir durum ki, her şeye "sıfır"dan başlama olanağımız yok! Elimizde var olanları amacımıza en uygun şekilde değiştirerek kullanmak zorundayız. O halde; bu üç unsurun eşzamanlı büyümesi ya da gelişmesi gerekir.


Teknolojinin ve tıbbın çok hızlı gelişmesi ama bireylerin ve toplumların düşünce yapılarındaki gelişimin bu hıza ayak uyduramaması, yaşadığımız zaman diliminde aşılması çok çok zor çelişkilerin varlığını da beraberinde getirmiştir. Yani düşünce yapısı/anlayış/zihniyet ne derseniz deyin, özellikle toplumsal boyutta değişmesi/gelişmesi her zaman çok yavaş olur. Şu son çeyrek yüzyılda akıl almaz hızla gelişen teknoloji arasındaki eşitsizlik günümüzün en büyük sorunlarının kaynağı durumundadır..


Bütün bu anormal toplumsal olayların nedeni (hatta gündemdeki siyasal krizlerin falan da nedeni) teknoloji ile toplumsal bilincin/kültürün eşitsiz gelişimidir. Toplumların anlayışı (zihniyeti) çok çok yavaş gelişir! Ama bilim ve teknoloji çok hızlı geliştiğinden arada korkunç bir uçurum oluşur. Bu uçurum da, olması gerekenin değil, olmaması gerekenin egemen olduğu toplum düzenine neden olur!


F1 arabalarını şose yollarda yarıştıramıyoruz değil mi? Onlar için apayrı bir pist yaptırmak zorunda kaldık.. İşte bu altyapı oldu.. İnsanlarda da ekonomi, kültür ve teknoloji sacayağı eşitsiz yükselince, -burada- kültür altyapısının 'pist'i şose olup, teknoloji (F1) devinin arabalarını orada yarıştırmaya kalkınca böyle abuk sonuçlar doğuyor.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder